30 Aralık 2022 Cuma

2022... SENİ GÜZEL UĞURLAMALI...

     Seneyi güzel bir seyahatin mutluluğuyla kapatıyorum dostlar! Geçtiğimiz hafta 2 gün Helsinki'de, 2 gün Tallinn'deydik. Evet, yine Tallinn:) Orhun iki aydır oradaydı. Film festivalinde çalıştı, bir-iki ufak tefek proje içinde yer aldı, arkadaşlarıyla, hocalarıyla görüştü. Son senesine denk gelen salgın sırasında okuldan aniden uzaklaşmak zorunda kalmıştı. Tezini uzaktan tamamlamıştı. Bu geri dönüş ona iyi geldi. Biz de çok sevdiğimiz Tallinn'i tekrar ziyaret etmek için bahane yarattık, gidelim gezelim Orhun'la birlikte dönelim dedik. Araya Helsinki'yi de kattık. 
    Daha önce Tallinn'i defalarca kez yazdım. Helsinki hakkında da bir yazım var. Yani şimdi tekrar uzun uzun anlatmam gereksiz olacak. 2019 yılındaki Helsinki gezisini ve Tallinn'e dair ilk yazının linkini en sonda paylaşacağım. Okumak isteyenleri bu yazılara beklerim efendim. Şimdi bir miktar fotoğrafla kısa kısa anlatmak, seyahat ateşini canlı tutmak isterim. Zira bende bir süredir cılızdı o ateş. Ve bundan hiç hoşlanmıyordum. 

    Sabah uçağıyla yola koyulup öğlen saatlerinde vardığımız Helsinki'de şöyle hafif karlı bir hava karşıladı bizi. Kuzey ülkesidir malûm, 1-2 saat sonra gökyüzü iyice kararacaktı.
    Soğuk mu derseniz? Çok soğuktu diyemem. Biz oradayken hava sıcaklığı -2 ile +2 arasında gidip geldi. Fakat yine de üşütür müyüz, hasta olur muyuz diye endişelendim çünkü hepimizin deneyimlediği  gibi ülkemizde halâ ılık günler yaşıyoruz. Bünye henüz soğuk havaya alışmış değil. Neyse ki olaysız döndük. 
Sadece dudağımda uçuk çıktı, o kadar :)
     
 
    Bu sefer gezimiz tamamen yürümek ve yemek içmek üzerine kuruluydu diyebilirim. Tallinn'in görmediğimiz bir tek müzesi yok. Kimilerini 2'şer kere ziyaret ettik hattâ. Finlandiya'da ise Tasarım Müzesi'ni görmüş ve çok beğenmiştim. Bu sefer, en azından Güzel Sanatlar Müzesi'ni gezeriz dedim ancak o da tadilattaymış. Diğerlerinin giriş ücretlerinin Euro bazında bize göre yüksekliği de gündemde olunca bu kez bağrıma taş bastım ve şehir gezmesine verdim kendimi. Zaten yeni yıl geliyor diye her yer ışıl ışıldı. Kuzey ülkelerinin insanı pek dindar olmasa da Noel esintisi yok değildi. İlk akşam Helsinki Katedrali'nin önünde kurulan Christmas Market'te epeyi bir vakit geçirdik.


    Aşağıdaki fotoğrafı ibret-i alem olsun diye ekliyorum. Eşim bunu çekti ve "Acayip güzel oldu" dedi. Peki arkamdaki o çifti ne yapacağız? :) Erkekler kusura bakmayın ama neden böyle oluyor? :) Orhun'a "Fotoğraftaki insanları silsene" desem o da üşenir şimdi. Neyse ki Instagram kullanmayı bıraktım da çok umursamıyorum. 
Siz blog dostlarım da bizi idare edersiniz artık. Burası başka bir dünya, burada önemli olan içerik. Öyle değil mi?

    Helsinki'deki ikinci günümüzde kahvaltımızı Regatta'da yaptık. Bir balıkçı kulübesinden dönüşen kafeyi o kadar çok sevmiştim ki ayrılırken hüzünlenmiştim ve bir daha yolumun düşmesi için dilekte bulunmuştum. Ve oldu! 
Artık üçüncü kez olacağını zannetmiyorum:) Eşimin bu şehre ilk gelişi olduğu için sevdiğim ve tekrar görmek istediğim neresi varsa sürükledim onu.

    
 
   Bu fotoğrafı da diğerlerinin neredeyse hepsinde kapkara bir kabanla olduğum için, değişiklik olması amacıyla ekliyorum. Sabahın erken saatlerinde soğuktan şişmiş olan yüzümün kusuruna bakılmasın. Regatta'nın içinden. Eski eşyaları bir parça azaltmışlar. Birkaç sene önce daha tıklım tıkış doluydu. 
Tarçınlı çörekler ise halâ taze ve mis kokulu...


    Aşağıdaki fotoğrafı ekleme sebebim ise arkamda görülen buz parçalarıyla dolu denizde bir kadının yüzüyor oluşu. Başımın arkasında kalmış görünmüyor ancak şunu hayal edin: Biz soğukla baş etmeye çalışırken orta yaşlı bir kadın sanki yaz mevsimindeymişiz gibi yürüdü ve suya girdi. Kuzey insanları alışık tabii. Tam bilemiyorum, 
ya sauna öncesinde ya da sonrasında soğuk suya giriyorlar da işte düşününce ister istemez bizim içimiz titriyor. 


    "Mutlaka görmelisin" dediğim yerlerden biri de "Taş Kilise". Orijinal ismiyle "Temppeliaukio"...  Bugün konser binası olarak kullanılan bu mekâna bayılıyorum. Ayrıntılı bilgi ve daha fazla fotoğraf için 2019 yılındaki yazıma, yani en sondaki linke muhakkak tıklamalısınız. Şehre ait daha aydınlık görüntüler de orada. Çünkü o zaman daha soğuktu fakat hava şahane berraklıktaydı.




Yürüdük, yorulduk, üşüdük. Şimdi ısınma vakti. Kapanma saati gelmeden, 1889 tarihli eski kapalı markete koşturduk. Önceki ziyaretimde çok kalabalık olduğu için yer bulamadığım meşhur çorbacıda aldık soluğu. 
Balık çorbası bitmişti. Gulaş olsun o zaman dedik. Çorbacının şöhretinin haksız olmadığına karar verdik.


    Ve Oodi... Şehrin en yeni kütüphanesi. Şehrin 101.bağımsızlık yılında yöneticilerin halka hediyesi. Tam bir yaşam alanı. Okuyanlar, müzik yapanlar, dikiş dikenler, bilgisayarları kullananlar, sadece oturup vakit geçirenler... Genç, yaşlı, çoluk çocuk... Biz de burada epeyi bir vakit geçirdik. Daha fazla fotoğraf için yine diğer yazıya tıklanması gerekmekte. Daha önce bol bol fotoğraf çektiğim için bu kez sadece anın tadını çıkarmayı tercih ettiğimi belirtmek isterim.


    Ve 3.gün Tallinn'e... Helsinki-Tallinn arası 2 saat süren keyifli gemi yolculuğu... Bir ara gemideki free shop'u gezmenin haricinde, Baltık denizinde tatlı tatlı yol alırken ikimiz de kitaplarımıza gömüldük. Sıcak şarap eşliğinde Ishiguro cümleleri... Ne keyif!


    Canımız Tallinn'imiz halâ çok güzel, çok romantik. Eski şehir bölgesinin girişinde yer alan çiçek pazarı halâ rengârenk. Bir yerde, zamanında Helsinki'nin Tallinn'e rakip olması amacıyla kurulduğunu okumuştum. Doğrudur. Şehri kuranlar sonuçtan memnun kaldı mı bilemem ama bugün bir turist gözüyle Tallinn'in Helsinki'den daha sıcak, daha samimi, daha estetik, tarihi açıdan daha korunmuş olduğunu söyleyebilirim. Eski Helsinki evlerini görmek için ufak bir bölgeyi ziyaret etmek gerekiyor. Tallinn'de ise çoğu sokak zamanda yolculuk hissi yaratıyor. Ki bunlar asla yıkık dökük değiller. Pırıl pırıl, halâ yaşanan evler. Önceki Tallinn yazılarımda ve artık kullanmadığım ancak açık olan Instagram hesabımda bol fotoğraf mevcut. 
    
    Tallinn'in Old Town bölgesi en iyi korunmuş Ortaçağ mekânlarından biri. Christmas Market'i ise daha önce ödül almış küçük, sevimli bir pazar yeri. Her iki gecemizde de uğramadan yapamadık. 


    Örneğin evlerden biri... En güzeli değil. Ama yine de beni etkiledi. Şehrin her bölgesinin böyle olduğu düşünülmesin. Eski SSCB zamanından kalma binaların olduğu bölgeler de var, yeni teknolojiyle yapılmış evlerin olduğu bölgeler de var. Ancak hepsi uyum içinde. Son gidişimizden bu yana imar işlerinin arttığı, yeni alışveriş merkezlerinin, yeni evlerin yapıldığı, hattâ ahşap geleneğin aksine tasarımlarda metalin gözle görülür şekilde kullanıldığı, bazen ahşapla yan yana kullanıldığı, fütüristik açılımlar yapıldığı bir gerçek. Yine de eski ve yeni uyum içinde. Bunu başaranlar da varmış dedirten cinste. Anlatımımı fotoğrafla destekleyemiyorum çünkü pek çekmedim, çektiklerim de başarılı değil. Görmek lâzım.


    Tallinn'de en sevdiğim kitapçıya uğramasam olmazdı. Burası bir sahaf aslında. Daha önce eski resimli masal kitapları gibi kitaplar aldığım oldu. Bu kez kitap almadım ama her zamanki gibi eski rozetlerin olduğu kutuyu karıştırdım. Dayanamayıp birkaç tane daha aldım. Hepsini de kullanıyorum. Zamana direnmişler, bugüne gelmişler, kazaklarımın gömleklerimin yakasını süslüyorlar. Keyifle taşıyorum. 

    Ve tabii antikacılar çarşısı. Ne olacak benim bu eski merakım bilmem? Bu tip mekânlarda vakit geçirmeye bayılıyorum. Hele farklı bir ülkede oldu mu o ülkenin yaşanmışlıklarına dair ipucu verdiği için ayrı dikkatimi çekiyor.

    Biz gezdik, gördük, keyifli vakitler yaşadık ancak hepimiz çok iyi biliyoruz ki dünyanın başka yerlerinde savaşlar sürmekte. Tallinn'de çok sevdiğim tarihi Cafe Maiasmokk'un karşısında yer alan Rusya Büyükelçiliği'nin önünde böyle bir görüntü mevcut. Rusya'nın Ukrayna karşısındaki tutumunu protesto etmek isteyenlerin tepkisi yazıya dökülmüş. Normalde doğru dürüst polis görülmeyen şehirde binanın önünde bir polis arabası nöbet tutmakta. Bu durum benim kafamı kurcalıyor. Kendi hayatımı sorunsuzca yaşamak isterken aslında sorunların hiç bitmediğini bilmek kötü hissettiriyor. Hattâ ikiyüzlü hissettiriyor. Elimizin uzanabildiği kişiler var, uzanamadıklarımız var. Hepimiz için böyle. Herkese ulaşabilmemiz mümkün değil. Bir yandan kendi hayatımızı da yaşamak durumundayız. Şimdi tam açıklayamadığım, dillendirmeyi beceremediğim bir keyifsizlik hali ki korkarım asla bitmeyecek. Kötülerin sıradan insanın sırtına yüklediği ağırlıktan nefret ediyorum. 

    Öff! Güya ben bu blogda hep güzel şeyleri yazacaktım. Arada bir ipin ucu bir miktar kaçıyor böyle. 
Velhasılıkelam sevgili dostlar! Gözlemlerime göre Helsinki halâ güzel, Tallinn ondan kat kat güzel. Her iki şehirde de turistik faaliyetler artmış. Müzelerin giriş ücretleri artmış. Açık olmayan bazı tarihi binalar ziyarete açılmış. 2016'da ilk gittiğimde işaretlemek için ismini zorlukla bulduğum sahaf dükkanı "Fotoğraflarınızda bizi etiketleyin. #raamatukoi" diye yazı asmış. Çok fazla gezen var. Yabancı turist çok. Türk turist az. Uzakdoğulu ve Asyalı hakimiyeti dikkat çekiyor. Sanırım insanlar salgındaki kapanmaların acısını çıkarıyorlar. Her iki şehirde de kış mevsiminde akşam çok erken saatte sokaklarda in cin top oynardı. Bu değişmiş. İnsanlar dışarıda daha fazla vakit geçirir olmuş. Yeni restoranlar, kafeler açılmış. Toplu taşıma ücretleri de 1 ya da 2 Euro civarı artmış. Tallinn'de resepsiyonun olmadığı, her işini makinelerle hallettiğin yeni nesil oteller çoğalmış. Sokaklarda elektronik kuryeler gezer olmuş. O an soğuktan telefonumu çıkarıp fotoğrafını çekemedim, elektronik kuryeyi görünce çok şaşırdık. Piti piti adres arıyordu. Küçücük bir şey.  Bir an "Taşımayı da bunlar yaparsa insanlar ne iş yapacaklar" diye düşünüp dehşete düştüm ancak o sırada esen rüzgâr ve yüzüme yüzüme çarpan kar, böyle soğuk ülkelerde tercih edilebilir bir durum olduğunu hatırlattı. Kaçınılmaz bir değişimin içinde olduğumuz kesin. İnsanlığın hayrına olmasını diliyorum. Aslında oldu olacak her işi robotlar halletse, biz sadece gezsek, görsek, iletişim kursak ne güzel olur değil mi? Abarttım mı? Bence abartmadım. Yeni bir yıla girerken dilek dilemek hakkımız. Bu yazıyı okuyan herkes için dileklerinin gerçek olacağı şahane bir yıl temenni ediyorum. 2023 hepimize güzellikler getirsin. 
Yazının son fotoğrafından size el sallıyoruz. Sevgiyle efendim...







   *Sağda yer alan "Etiketler" bölümünde, Tallinn başlığı altında, şehre dair diğer yazılar bulunmaktadır.


42 yorum:

  1. Ay şahane, ne iyi etmişsiniz! Elektronik kuryeyi merak ettim, şu köpeğe benzeyen yapay zeka değildir umarım onun görüntüsü beni çok ürkütüyor.. Karlar içinde yüzen kadına helal olsun dedim, antikacıları çok sevdim ve yere çömmüş adamlı fotoğrafa çok güldüm :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tekerlekli kutu gibi bir şey. Fena görünmüyor:) Tallinn'de kapalı bir pazar yeri var. Üst katı komple antikacı. Gerçekten etkileyici. Meraklısı saatler geçirebilir.
      Çömmüş adam :) Artık hep bizimle:)
      İyi yıllar diliyorum Ceren. Kocaman sevgiler...

      Sil
  2. Ne güzel gezmişsiniz bravo ben soğuğu sevmiyorum o yüzden sıcak ülkeler hayalim. Elektronik kurye nasılmış merak ettim baya kapıya mı teslim ediyor acaba. Ayrıca hepsinde güzel çıkmışsınız iyi yıllar dilerim. Hülya

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Birkaç senedir Tallinn'e gide gele soğuğa alıştım. Sanki artık daha az üşüyorum. Bu yaşla da alâkalı olabilir tabii:)
      Kuryenin haberleri var internette. Tallinn'de birkaç sene önce teknik üniversite civarında dağıtıma başlamış. Muhtemelen salgın nedeniyle baya baya kullanıma geçmiş. Hattâ bir diğeriyle çarpışanın haberi bile vardı :) Tekerlekli beyaz kutu gibi görünümü var. Anteni var:) Sanırım yerine ulaşınca mesaj gidiyor, inip alıyorsun. Şimdi hangi ülke olduğunu unuttum ama bir başka ülkede daha kullanılmaya başladığının haberini görmüştüm geçen gün. Bizim İstanbul gibi hıncahınç dolu şehirlerde kullanımı zor ama belli ki daha sakin yerlerde artacak.
      Çok teşekkür ediyorum Hülya:) Mutlu bir 2023 diliyorum. Sevgiler...

      Sil
  3. Şahane olmuş Sezercim, ben de C. gibi aynı kelimeyle başladığıma göre de gerçekten şahane olmuş. Sefanız olsun, yeni yılda da devamı gelsin. Uzun zamandır Ankara dışında seyahat görmeyen benim için de yeni yılın dileği olsun. Sana kucak dolusu sevgiler yolluyor, 2023 için sağlık ve huzur diliyorum...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 2023 hepimiz için şahane geçsin o zaman Nurşen Hocam:) Bol bol kullanalım bu kelimeyi. Şahane sıfatına bayılırım bu arada:)
      2023'te sağlıklı, huzurlu seyahatler diliyorum size. Benim gözümde seyahatlerin hakkını verenlerden birisiniz:) Gönlünüzce olsun! Mutlu yıllar... Sevgiler...

      Sil
  4. Bu soğukta sala gidemeyeceğim yerler, böyle okumak ve resimlerine bakmak şahane geldi. Teşekkürler. Ne güzel yerler, her bakımdan imreniyor insan kendi memleketi ile karşılaştırıp. Neyse onlar öyle biz böyle.
    Kurye işi bizde kolay kolay elektroniğe dönmez, öyle kalabalığız ki iş lazım insanlara..
    Mutlu yıllar..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tallinn beni soğuğa alıştırdı:)
      Robot kurye bizde ilk önce sokaklardaki insan ve araç trafiğinden dolayı yürümeyecek bir iş. Kimse ayak altında istemez:) Bunun için sakin yerler lâzım.
      Sevgili Mehtap, yeni yılını kutlarım. Güzelliklerle gelsin. Sevgiler...

      Sil
  5. içim açıldı vallahi, ne güzel gezmişsiniz, içinize sinsin :) eşinizin "çok güzel oldu" dediği fotoğraf güzel olmuş ama, hakkını yemeyelim, o çifti görmezden gelebiliriz rahatlıkla :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eh, ben de pek lâf etmedim açıkçası:) Ama bu böyle bir tane. İnsan gitmelerini bekler de bir-iki tane daha çeker:)
      Çok teşekkür ediyorum Sevgili Şule. Yeni yılını kutlarım. Sağlıkla, keyifle, güzel sürprizlerle gelsin. Sevgiler...

      Sil
  6. Valla gitmiş kadar oldum, fotoğraflar enfesti, anlatım da... daha ne olsun:)

    Mutlu, elbette ülkemiz açısından seyahat olanaklarının güzelleştiği, sağlıklı bir yeni yıl dilerim:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ediyorum:) Az foto ekledim aslında. İnstagram dahil birkaç sene önce Tallinn hakkında o kadar çok foto paylaşmıştım ki "Aman bunun Tallinni'i de" diyen olunca, ben de bunu duyunca haliyle rahatsız oldum. Yeni bir yer gezdiğimde, gördüğümde bol bol paylaşırım ama:)
      Sevgili Buraneros, şahane bir yıl diliyorum. Bol bol gez, bol bol oku, sevdiklerinle birlikte keyifli günlerin olsun. Sevgiler...

      Sil
  7. Bende şehirleri ve ülkeleri yürüyerek deneyimlemeyi sevenlerdenim. O sokakların havasını, kendine has cafelerini, lezzetlerini tatmayı.Keyifle okudum ve keyifle baktım resimlerinize. Mutlu yıllar :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle:) Biz de sabah çıkıyoruz akşam dönüyoruz, mümkün olan her yere yürüyerek gidiyoruz. Arada derede görüp beğendiğimiz sokaklara giriyoruz. Artık internet de var, kaybolmak pek mümkün değil:)
      Çoook teşekkür ediyorum. Ben de şahane bir yıl dilerim. Güzelliklerle, keyifle gelsin.
      Sevgiler...

      Sil
  8. Gezmiş kadar olduk sağolun fotolara bilgilere. İyi yıllar...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ediyorum Sevgili Özlem. Sana da sağlıkla, keyifle, güzel sürprizlerle geçen mutlu bir yıl dilerim. Sevgiler...

      Sil
  9. ah ben de helsinkiye feribotla geçme hayali kuruyorum :) keyifsizliğin kalmasıın :) seneye de bol bol gez işallah :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tallinn'den bir de Stockholm'e gemiyle geçme güzelliği var:) Ama onu bir türlü yapamadık.
      Hiçbirimizin keyifsizliği kalmasın Deep... Mutlu yıllar sana da.
      Sevgiler...

      Sil
  10. Ne güzel kareler. Şimdiden mutlu yıllar ☺️

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mutlu yıllar Derya! :) Kocaman sevgiler benden...

      Sil
  11. Fotoğraflar o kadar güzeldi ki, sanki sizinle geziyormuş gibi hissettim. Umarım bir gün bana da kısmet olur. İyi yıllar diliyorum, sevgiler :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Umarım gönlünden geçenlerin hepsi kısmet olsun.
      Çok teşekkür ediyorum. Daha önce gezdiğim yerler olduğu için az foto çektim. Bir de eldivenle fotoğraf çekmek zordu tabii:) Ve son birkaç yıl içinde çok anlattığım için abartmamak adına şimdi az fotoğraf ekledim. Böyle güzel sözler duyunca "Biraz daha çekip paylaşsaydım keşke" diyorum:)
      Güzellikleriyle hatırlayacağın efsane bir yıl diliyorum. Kocaman sevgiler...

      Sil
  12. Merhabalar.
    Finlandiya gezinizle ilgili paylaşımınızı okudum ve çok etkilendim. Oldum olsaı Finlandiya'yı hep merak etmişimdir. Finlandiya'yı, eğitim sisteminin çok iyi olması sebebiyle, mutlu öğrencilerin de olduğu bir ülke olarak tanımlıyorlar.

    Soğuk bir kış mevsiminde içimizi ısıtan Finlandiya paylaşımınız için kaleminize, emeğinize ve gönlünüze sağlıklar dilerim. Bu soğuk havada o suya nasıl girebiliyorlar hayret ediyorum. Hani Rusya'da bazen kış mevsiminde denize giren insanları haber ediyorlardı, tv.de izlemiştim. Sizin de değindiğiniz gibi, onlar buz gibi soğuk suya girerken, bizim üzerimizde bedenimizi sımsıkı saran kışlıklarla bile titriyoruz.

    Çok güzel ve yararlı bir paylaşımdı. Paylaştığınız için tekrar teşekkür ederim. Yeni yılın tüm insanlığa sağlık, sevgi ve mutluluk getirmesini diler, yeni yılınızı kutlarım.
    Selam ve saygılarımla.

    YanıtlaSil
  13. spama da bakıversene :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İyi ki hatırlattın Deep:) Ben oraya bakmayı unutuyorum. Seninki de dahil birkaç mesaj kalmış. Çok ayıp olacaktı. Teşekkür ettim:)

      Sil
  14. Finlandiya'nın -araştırmalar neticesinde- en mutlu insanların yaşadığı ülke olarak değerlendirildiğini duyuyoruz, okuyoruz. Oradayken bu mutluluğun göstermelik olmadığını, yaşam kalitesi açısından sıkıntılı olmadıkları için kendilerini "mutlu" addettiklerini anlıyorsun. Yani sokaklarda devamlı gülen insanlar dolaşmıyor. Bize göre soğuklar tabii. Ama işte sosyal anlamda iyi olanaklara sahip oldukları için mutsuz değiller. Biz de hep ağlanacak halimize gülen insanlar olduğumuz için sadece dışarıdan bakıldığında onlara göre daha mutlu gibi görünüyoruz:) "Ama oralarda çok intihar var" deyip kendimize artı durumlar arıyoruz:)
    Biz de soğuk coğrafyada yaşasak biz de o suya girerdik sanırım Recep Bey. Bir de bizim ısınmakla ilgili tuhaf bir saplantımız var bence. Çocukları gereksiz kat kat giydirmemiz, evleri çok sıcak yapmak istememiz vs. Tallinn'e son birkaç senedir gidip geldikçe soğuğa alıştım resmen. Kendi adıma ilginç çünkü çok sıcak iklimleri severdim. Biraz değişti, dengelendi:)
    Çok teşekkür ediyorum. Yeni yılın size ve eşinize güzellikler getirmesini dilerim. Hepimiz için şahane bir yıl olsun. Sevgiler...
    Not: Blogunuzdaki yorum olayı hakkında sormuştum. Cevap mailinizi okudum. O an karşılık veremedim.
    Yorumlara kapattığınızı fark etmemişim. Buradan haberdar edeyim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhabalar.
      Evet, öğrencileri ile birlikte Finlandiya vatandaşlarının da çok mutlu insan olduklarını ben de zaman zaman gazete haberlerinde okumuştum. Belki bizim kadar sıcak kanlı ve güler yüzlü olmayabilirler ama, yaşam ve refah kalitelerinin yüksek olduğu konusunda bir tereddüt yok herhalde. İşte siz Finlandiya'ya bizzat gidip oraları gördünüz ve mutlu insanlar olduklarına ilişkin tespitin doğruluğunu siz de onaylıyorsunuz.

      İşte ben böyle vatandaşları mutlu olan ülkelere gıpta ediyorum. Bizim onlardan neyimiz eksik, bizler neden mutlu olamıyoruz diye iç geçirirken, tabi bizim durumumuzu da çok iyi bildiğim için öyle mahzun kalıyorum.

      İnşAllah birgün bizim ülkemizin insanları da Finlandiya vatandaşları gibi mutlu olurlar ve bizim ülkemiz de Finlandiya gibi imrenilen ülke listesine girer.

      Bir ara paylaşımları yorumlara kapatmıştım. Tekrar açtım. Daha doğrusu açmak zorunda kaldım. Çünkü, yorumsuz paylaşım yarım kalıyor. Paylaşımı tamamlayan, ona yazılan yorumlardır.
      Selam ve saygılarımla.

      Sil
    2. Dileklerinize katılıyorum Recep Bey.
      Yorumlar konusunda söylediklerinize de:)

      Sil
  15. fotoğraflara bakarken yazıları okumayı unutmuşum sonra görselleri daha iyi anlamak adına baştan aldım, sonra tekrar fotoğraflar arasında dolaştım ve ne iyi geldi :) öyle güzel, öyle harika anlar olmuş ki... diliyorum ki çok mutlu, huzurlu ve keyifli bir seneniz olur :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Az fotoğraf ekledim bu sefer. Yorum yapanlara teşekkür ederim, biraz daha ekleseydim diye düşündüm:)
      Ben de çok güzel, çok keyifli bir yıl dilerim. Sevgiler...

      Sil
  16. Ah ne güzel yapmışsınız, seyahat ne iyi gelmiş size. Ben de benzer duyguları tecrübe etmiştim, insanın ruhu aydınlanıyor adeta.
    Çok keyifli, gönlünüze göre, huzurlu, sağlıklı bir yıl olsun. :)
    Sevgiler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Biraz uzaklaşmayı özlemişiz:) Çok teşekkür ediyorum Ekmekçi Kız. Ve gönlünüze göre, neşeli, huzurlu, güzel sürprizlerle dolu bir yıl diliyorum. Sevgiler...

      Sil
  17. çok iyi ya, harikasınız, fotoğraflar da birbirinden güzel, keyifli , sağlıklı yıllar dilerim...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çoook teşekkür ediyorum:) Ne güzel sözler, dilekler... Ben de şahane bir yıl dilerim Eylem. Aklındaki tüm güzellikleri getiren bir yıl olsun. Sevgiler...

      Sil
  18. görmek istediğim ülkelerden çok güzel gezmişsiniz umarım hasta olmazsınız :)) harika bir yazı olmuş fotoğraflara bakmaya doyamadım

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ay, keşke biraz daha fotoğraf ekleseydim:) Farklı coğrafyaları özlemişiz doğrusu. Hasta olmadım ama dudaklarım halâ kendine gelemedi:) Çok teşekkür ediyorum. Mutlu bir 2023 dilerim.
      Sevgiler...

      Sil
  19. Yılın son yazısı ve fotoğraflara bakarken, İzmir' de hala (bugün deniz kenarında güneş altında kahvaltı ettim) hava mevsim normali dışında olduğundan bakarken bile hafif bir ürperti yaşadım. Ama helal olsun o denize giren kadına dedim içimden de :)
    Umarım bir gün kuzey ülkeleri gezisi yapabilirim. Sağlıklı, neşeli ve bol gezmeli bir yıl temenni ediyorum size ve ailenize.
    Sevgiler,

    YanıtlaSil
  20. Halâ kış mevsimini yaşamıyor oluşumuz çok korkutucu değil mi? İstanbul böyle yağışsız bir kış geçirirse yazın su sorunu yaşayacak. Bir sürü etki daha tabii...
    Kuzey ülkelerinden Estonya ve Finlandiya'yı gördüm. Tallinn beni kara alıştırdığı için farklı kuzey ülkeleri de var hayalimde:) Umarım gönlümüzdeki seyahatler gerçek olur Sezer Hanım. Sizin de 2023 yılınız sevdiklerinizle birlikte şahane geçsin. Sevgiler...

    YanıtlaSil
  21. Kuzey ülkeleri ile ilgili yazıları okumaya, fotoğrafları görmeye bayılıyorum :) Masal gibi geliyor oralar hep bana. Bu yüzden sabah sabah bu paylaşımınız içimi açtı, teşekkür ederim:) Bu arada biraz geç olsa da mutlu yıllar. Şimdi Finlandiyalı eski yazılarınızı okumaya gidiyorum, sevgiler :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yorumlarınız nedense spam kutusuna düşmüş. Yeni gördüm. Geç cevap verdiğim için kusura bakmayın.
      Kuzey ülkelerinin çoğunu görmedim, böyle ucundan kıyısından tattım ama hak veriyorum, bana da masal gibi geliyorlar. Tallinn'in, Finlandiya'nın soğuğuna bile alıştım. Beni artık kış zamanı gezmekten korkmamaya alıştırdılar:)
      Ben teşekkür ediyorum. Kocaman sevgiler benden de...

      Sil
  22. Merhaba,blogunuzu 2013te keşfetmiştim,takip ediyordum.sonra bir doğum iznine gittim geldim,aradan zaman geçti aklımdan çıkmış.Ara ara aklıma geldi ama adınızı hatırlayamadım,düşündüm bulamadım derken dün birdenbire hatırladım.Çok mutlu oldum ,yazılarınızı keyifle okudum yine.Eski bir dostumla karşılaşmış gibi sevindim.Sizinle de bu sevincimi paylaşmak istedim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yazınızı, selamınızı görünce o kadar mutlu oldum ki gerçekten anlatamam. Hemen uzaklardaki oğluma yazdım, eşime gösterdim:) İyi ki ayrılmamışım buradan dedim ve iyi ki siz de ismimi hatırladınız:) Keşke ben de sizin isminizi bilseydim. Ama zorlama yok:) Yeter ki gönüller yakın olsun.
      Günümü güzelleştiren nezaketiniz ve samimiyetiniz için sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Bundan sonra ayrılmayalım:) Benden size ve yavrunuza kocaman sevgiler...

      Sil

Yorumu olan?