Milli Eğitim Bakanlığı, 1981 yılında çıkarılan kılık kıyafet yönetmeliğini değiştirerek okullarda kılık kıyafeti serbest bıraktı. Yeni uygulamaya önümüzdeki öğretim yılında başlanacak. Başörtüsü uygulaması ise hemen uygulamaya konulacak.
Görsel:www.pennlive.com |
Peki yeni yönetmeliğe göre neler yaşanacak seneye? Öğrenciler, özellikle ergenliğin verdiği doğal bir dürtüyle giyim kuşam konusunda yarış içine girecekler. Birbirlerini giyim kuşam üzerinden eleştirenler, dalga geçenler olacak. (Olmaz denmesin, olacak maalesef). Marka giyinmek uğruna anne babalarına baskı yapacaklar. Maddi durumu yeterli olmayan ailelerin çocukları -bana göre son derece üzücü bir şekilde- gereksiz sıkıntılar içine girecekler. Yine doğal bir dürtüyle güzel görünmek isteyecek kız çocukları... "Yarın ne giysem?" diye düşünerek, derslere ayırmaları gereken vakitten çalacaklar. Bu, olayın psikolojik yönü. Bir de uygulamada yaşanabilecek olumsuzluklar olacak. Kurallar şöyle yeni yönetmeliğe göre: "Okulun arması dışında arma ve benzeri takılar takılmayacak. Mevsim şartlarına uygun olmayan kıyafetler giyilmeyecek. Yırtık veya delikli kıyafetler kullanılmayacak. Vücut hatlarını belli eden şort, tayt gibi kıyafetler ile diz üstü etek, derin yırtmaçlı etek (etek konusuna epeyi kafa yorulmuş belli), kısa pantolon, kolsuz tişört ve kolsuz gömlek yasak olacak. Siyasi sembol içeren kaşkol, bere, çanta vs. kullanılmayacak. Saçlar boyasız olacak, makyaj yapılmayacak, sakal bırakılmayacak." Olacak da olacak... Kural dışına çıkılmasının önüne nasıl geçecekler, neye göre değerlendirme yapacaklar çok merak ediyorum. Öğretmenler kıyafet avcılığına başlayacaklar belli ki. Başka işleri kalmamış gibi...
Özel okullarda ise velilerin yüzde 60'ının kararına göre hareket edilecekmiş. Bu durumda özel okullarda da muhafazakar olanlarla, çağdaş çizgide hareket edenlerin arasındaki fark gözle görülür hale gelecek.
İki gündür medyadan takip ettiğim ve çevremde gördüğüm kadarıyla uzmanlar bu yönetmeliğin doğuracağı sonuçlar hakkında olumsuz konuşuyorlar, birçok veli bu uygulamayı istemiyor. Çocukların bile tamamı sevinmiyor bu işe. Hal böyleyken bu yönetmelik uygulamaya konulduysa ben bunun arkasında art niyet ararım. Yine anlayamadığım - belki de anlamak istemediğim- bir takım uygulamalara maruz kalıyoruz ve yine olan fakir fukaraya olacak:(
Hamiş: Prof.Dr.Bengi Semerci bu konuda "okul kıyafeti bir yere ait olmayı simgeler. Dışarıdaki tehlikelere karşı çocuğu korur. Çocuğun bir yere ait olduğunu, sahiplenildiğini hissettirir dış dünyaya karşı" dedi ki bu da işin dikkate değer bir diğer yönüdür.