12 Nisan 2016 Salı

KİME GÖRE NEYE GÖRE...

Görsel:Meltem Yaşar - pigmelerle.dans 
    Fotoğraftaki Namibyalı kadının ayağındaki bileklik, Himba kabilesinde edebe uygun giyinenlerin taktığı bir aksesuarmış. Halbuki göğüsleri, vücudu açıkta. Bu bileklik "örtünme" amaçlı kullanılıyor yani. İnsanı bin bir türlü düşünceye sevk eden bir fotoğraf bu. Tabii düşünme yetisine sahipse. Bize göre çok ters olan bir durum, farklı kültürler için gayet doğal olabiliyor işte. Onlara ters gelen şeylerin bize normal gelmesi gibi. Kimseyi durduk yere yargılamasak, kendi doğrularımızı dayatmasak, dış görünümünü eleştirmesek, inançlarına karışmasak... O kadar boş ki tüm bunlar. Fazlasıyla beğendim ben bu fotoğrafı. Üzerine çok daha farklı şeyler söylenebilir, tartışılabilir aslında. Kısaca ben, dünyanın büyüklüğünü, insanın biricikliğini derinden hissettiğimi belirtmek istedim.
    Fotoğraf Instagram'da ilgiyle takip ettiğim Meltem Yaşar'a ait. 11 yıl önce işi gücü bırakıp Uganda'ya yerleşmiş. Buradan gidenler için safariler düzenliyor. Çocukları çok seviyor, kalan zamanlarını yetimhanelerde geçiriyor. Ne kadar inanılmaz geliyor değil mi? Ama yapmış işte. Bir önceki postta Thomas Frederick'i anlatmış ve "Ne hayatlar var" demiştim ya, bu da öyle farklı bir hayat hikayesi. Gördüğü, yaşadığı her şeyi Instagram'da "pigmelerle.dans" hesabında paylaşıyor Meltem Hanım. Ben de onun çektiği ve paylaştığı fotoğraflar üzerine böyle düşünüyorum. Belki bir gün yanına, safariye gider miyim diye hayal kurmuyor da değilim:) Kendisinin Uganda'ya yerleşme kararını nasıl aldığı ve orada neler yaşadığı ile ilgili bir kitap hazırlığı da var. 
Bu kitabı da merakla bekliyorum. 







    





21 yorum:

  1. Ben de çok keyifle izliyorum Pigmelerle Dans'ı. Cesareti olan insanlar ne çok şey başarıyorlar hayatta. İyi yaşamak herkesin hayali elbet ama mutlu yaşabilmek, hayatta istediklerinin peşinden gidebilmek en güzeli. Sabah sabah erkenden kalktım. Hem oğlumu okula göndermek için, hem de akşamdan mayaladığım ekmeği fırına atabilmek için. Ekmeğin yarım saatte bir düşürülmesi gereken derecesini beklerken de bloglara baktım. Ahmet Coka'nın bir yazısına denk geldim önce. ''Hayat sana güzel!'' demeyi ağzına pelesenk etmekten bahseden bir yazı vardı. Tam olarak olmasa da bir yerde şöyle diyordu: ''Hayat sana güzel değilse, neden diye düşünüyor musun hiç?''
    Şimdi de senin yazın. :) Bugün hayata başla bir gözle bakmam lazım, anladım :)
    Ekmeğim güzel pişerse eğer yüzüm bu saatte gülmeye başlayacak. Gözüm hep fırında :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne güzel söylemişsin sevgili Özlem. Ahmet Coka da aynı şekilde. Üstüne ne desem boş.
      Yoruma cevabı geç yazdım ne yazık ki, umarım günün güzel geçmiştir, umarım ekmek güzel pişmiştir:) Bu arada evde kendi ekmeğini yapanlara bayılıyorum, ben bir türlü deneyemedim:)
      Sevgiler...

      Sil
  2. AA çok merak ettim Meltem hanımı. Farklı bir hayat. Ayrıca çok haklisin.kimse kimsenin dış görünüşüne bakmasa yargilamasa. Amerika da insanlar pijamayla dolaşıyor mesela kimisi hiç dikkat etmiyor kıyafetine. Rahat takılıyor. Kimse kimseye kıyafeti için, mesleği için bakmıyor. Önemli olan insan olması.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Amerika'da da çok fena giyiniyorlar ya:) Birkaç sene önce gitmiştik. Döpiyes altında bile parmak arası terlik:) Ama haklısınız dış görünüşe takılmamaları bizim de dikkatimizi çekti, o zaman yazmıştım hatta. Rahat insanlar. Biz biraz kasıyoruz o konularda ne yazık ki.
      Sevgiler, teşekkürler sevdicann...

      Sil
  3. Cesaret başarıyı da getiriyor sanırım...
    Armut piş, ağzıma düş meselesi değil işte bu... Hakikaten cesaret meselesi...

    Hep diyorum birbirimize saygı duymayı başardığımız zaman gelecek barış... Ama tek taraflı saygıdan bahsetmiyorum... Nedense bu saygı bizlerden bekleniyor sadece, bizim gibi düşünenlerden... Saygı olacaksa karşılıklı olmalı....

    Şimdilerde bir reklam dönüyor... Hatta birkaç reklam... Satıcılar sarı çiçek görüp pencerede hasta olduğunu anlayıp sessiz oluyorlar... Başka reklamda kış hazırlığını birlikte elele neşe içinde yapıyorlar... Artık sadece reklam malzemesi olarak kaldı galiba güzel duygularımız :/

    Neyse enseyi karartmıyım...
    Günaydın Sezercim ♥

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yüreği güzel Şebnemcim benim, reklam nasıl da dikkatini çekmiş.Seviyorum seni:)
      Enseyi karartmayalım hakikaten ya. Ne zamandır kullanmamıştım bu deyimi:)
      Öptüm...

      Sil
  4. Hemen bakayım ilgili hesaba. Teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Rica ederim. Paslaşıyoruz işte:) Sen de bana çok güzel hesaplar tavsiye ettin:) Öpüyorum seni.

      Sil
  5. Harika bir paylaşım olmuş.Bizi de aydınlattınız.Bu fotoğraf çok şey anlatıyor (anlayabilene tabii).Günümüz Türkiye'sinde Halk Oyunlarında oynayan kızlar erkekler elele tutuştu diye fuhuş işlediklerini söyleyen zihniyetler varken! Toplumların kültürü,gelenekleri ayrı ayrı ama bir kavram var ki İNSAN olan için temel ilkedir.AHLAK'tan bahsediyorum.Ahlak'ını kaybetmeye başlamış toplumlar yok olmaya mahkumdur.Çok teşekkürler,sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. O da mı söylenmiş?:( Ben ipin ucunu kaçırdım artık:(
      Haklısınız, önemli olan insan olmak, ahlaklı olmak. Herkesin kafası aynı şekilde çalışmıyor ne yazık ki. Ben teşekkür ederim güzel yorumunuz için. Sevgiler...

      Sil
  6. :)) Kim bilir ne kadar zor süreç yaşamıştır?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şimdi memnun görünce hiç o açıdan düşünmemiştim. Doğru aslında:)
      Teşekkürler bahce perim.

      Sil
  7. Yanıtlar
    1. Rica ederim. Sosyal medya ne için var?:) Hepimiz birbirimizden bir şeyler öğreniyoruz işte.
      Sevgiler...

      Sil
  8. Cok ilginc bir fotograf, daha dogrusu arkasindaki hikaye cok ilginc.
    Ve buna dair cok yerinde düsünceler... ellerine saglik Sezer'cim. Bakiyorum safari gezisini de gözüne kestirmis gibisin:) Insallah yapabilirsin.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :) Kısa vadede zor, uzun vadede hayal edilebilir bir düşünce:) Meltem Hanım "siz bütçenizi söyleyin, ona göre bir şeyler ayarlarız mutlaka" diyor hep:) Neden olmasın?
      Öptüm Ayşecim, teşekkürler...

      Sil
  9. İnançlar konusunda hemfikirim. Herkes kendi hayatından sorumludur. Toplumlar için de öyle. Karışma hakkına sahip değiliz. Ancak, inanç yüzünden bir toplum kendi içinde felakete sürükleniyorsa işte o zaman müdahale gereklidir, diye düşünüyorum.
    Meltem Hanım'ın hesabını hemen inceleyeceğim. Teşekkürler sevgili Sezer.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Doğru. Bu da bir başka açıdan bakmak. Dediğim gibi çok şey düşünülebilir bu konuda.
      Sevgiler, teşekkürler...

      Sil
  10. Halihazırda konu sıkıntısı çekmeyen bir blogu davet etmek ne kadar doğru bilemedim ama çelıncın başına, sonuna, ortasına... İstenilen zamanda bekleriz efenim. Bu da sayfa dışında ilk davetim olarak buralarda dursun :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çooook teşekkür ederim tatlı Saçaklı. Çelıncı gördüm:) Birkaç arkadaşı da keyifle okudum. İlk soru işime gelmedi:) Çünkü o kadar karmaşık bir müzik zevkim var ki:) Ama takipteyim, dediğin gibi arada katılırım belki. Öptüm seni.

      Sil
  11. Önyargılarımızı yıkmamız gerek :)) Fotoğrafı çok beğendim, instagramdan diğerlerine de bakacağım şimdi :))

    YanıtlaSil

Yorumu olan?