Son iki yıldır Orhun'un sağlık problemleriyle ve yaşı gereği ergenlik problemleriyle uğraşıyoruz. Dün de ufak bir operasyon geçirdi. Aynı operasyonu ikinci yaşayışı bu. Onların bir öncesinde de farklı bir operasyon geçirmişti. Sonrakiler ilkinde yapılan bir hata sonucu oldu. Şu an Allah'tan en büyük dileğim sıkıntısının tekrarlamaması ve bir daha bıçak altına yatmaması. Hepimizin çocuğu gibi... Herkesin çocuğu huzurlu ve sağlıklı olsun. Bizimki yine sıkıntılı olmasına ve ileride ne gibi bir seyir izleyeceğini bilemememize rağmen dermansız bir dert değil çok şükür ama annesin işte... Psikolojik ya da fiziksel, çocuğunun yaşadığı her sıkıntıda kendini suçluyorsun. "Acaba benim bir hatam mı bunlara sebep oldu?" diye düşünmeden edemiyorsun. İddialı bir söylem olacak belki ama bu vicdan azabı erkeklerin asla anlayamayacağı bir duygu. Dün çok gerildim, çok üzüldüm. Bugün hepimiz iyiyiz. Bunları niye anlattım? Hani bazılarımız bazılarının hiçbir sıkıntısı yokmuş gibi düşünüyorlar ya... Bunun doğru olmadığını söylemek istedim. Yapım gereği güzel şeylerden bahsetmekten hoşlanan, dertleriyle karşısındakini bunaltmak istemeyen, başkalarının yanında ağlayamayan, dik durmaya çalışan, dert dinleyen ancak derdini anlatamayan biriyim. İstesem de tersini yapamam. Hayat zaten zor, sıkıntısı olmayan, yüzde yüz mutlu olan bir tek insan bile olduğuna inanmıyorum. Özellikle bu yüzden sosyal medyayı eğlence amaçlı kullanıyorum. Ne yalan söyleyeyim sosyal medyada devamlı ağlanan, gam kasavet saçan insanlardan da hoşlanmıyorum. Hal böyleyken, sen olumlu yönünü yansıtmaya çalışınca, eğlenceli paylaşımlarda bulununca sanılıyor ki hiçbir sıkıntın yok. Hayat sana güzel. Dediğim gibi, dertsiz, tasasız, sıkıntısız insan olamaz. Bunu böyle zannedenlerin algı problemi vardır bana göre. Bu yazı da inşallah ilk ve son dert dökme yazımdır. Tamam arada bir ufak tefek serzenişli yazılar yazıyorumdur ve yazarım da ileride ama bu sefer farklı.
Bu sefer çok daha fazla sıkıldım, doldum ve dökme ihtiyacı hissettim. Merak edilmesin Orhun şu an iyi. Tekrarlama ihtimali olan bir rahatsızlık oluştu (İdrar yollarında) ama ben bu ihtimali düşünmek istemiyorum. İyi olacak inşallah. Önümüzdeki haftalarda, aslında basit olması gereken o ilk operasyon sonrasında hatalı davranarak oğlumun sağlığında hasar yaratan, acı çekmesine neden olan hastaneye dava açacağız. Sonuçlanınca, olan biteni burada paylaşacağım. Şu an sadece şunu hatırlatayım, herhangi bir operasyon geçirecekseniz hastaneyi iyi seçmelisiniz. Evet doktor önemli ancak hastane ve hemşireler ve diğer çalışanlar da çok çok önemli.
Bundan sonra yine Allah'ın izniyle ve memleket meselelerinden fırsat kalırsa keyifli paylaşımlarda bulunacağım. Herkes olabildiğince iyi olsun, sağlıklı olsun, huzurlu olsun, mutlu olsun inşallah!
Çok geçmiş olsun Sezer'cim.. Oğlunun bir an önce iyileşmesini diliyorum. Seni çok iyi anlıyorum. Dertsiz kul yok..Seninle benzer karakteristik özelliklerim olduğunu söyleyebilirim. Hayatın getirdiği ve... ne, zamanını, ne de boyutunu bilemediğimiz akla hayale gelmez dediğimiz şeylerle karşılaşıyor insan!. 'neden ben' denilmemesini gerektiğini de çok iyi öğreniyor. Benzer sıkıntı erkek çocuklarının pek çoğunda yaşanıyor sanırım. Tanıdık çevremde benzer şikayetlere yönelik çok duyum alıyorum. Allah mücadelesi güç olan başka dertler vermesin canım.. Doktor işi tamamen bir şans!..hastane de çok önemli!.. Türkiye'nin bir türlü olamayan ideal sosyal devlet yapısı da ortada!.. bazen en basit operasyonlar da dahi sorun yaşanıyor..bazen de hiç ümit etmediğimiz büyük operasyonlar sıkıntısızca atlatılıyor. İnşallah geçecek Sezer'cim..
YanıtlaSil*Bloglara gelince, pek çoğumuz bu ortamda - elbette sorumluluk bilinci içinde, özen göstererek yapıyorsak da yazma işini.. - biraz da kafayı dağıtmak...için yazıyoruz. terapi gibi anlayacağın..
Tekrar çokkk geçmiş olsun Sezer'cim. Biricik evladına Allah sağlıklı, mutlu uzun ömürler versin.. Bu dileklerim senin de dediğin gibi aslında hepimiz için.. herkes iyi, sağlıklı, huzurlu ve mutlu olsun dilerim..seni çok öpüyorum canım.. sevgilerimle, dingin bir hafta sonu dilerim..
Esincim çok teşekkür ediyorum, çok naziksin. Allah hepimizin evladını korusun.
Silcanımmmm arkadaşım, hisli arkadaşım benim...
YanıtlaSilİlk önce Orhun'cuğuma çok çok geçmiş olsunlar diliyorum. Yakışıklım iyi değil mi şimdi... Kıyamam ben ona... Yaşı kaç olursa olsun onlar bizim kuzularımız... Eline çöp atsa bizim yüreğimiz acır :(
Maalesef evet sosyal medyada böyle bir algı var... Zevkle, keyifle paylaşımlar yapınca bi tuzun kuru meselesi durumu hasıl oluyor insanlarda... Varsın öyle düşünsünler diyorum, boş veriyorum ben de...
İnşallah canını yakan, seni bu kadar üzen ve en önemlisi Orhun'u tekrar tekrar bıçak altına yatmaya sebep olan kurumunda cezasını bulmasını sağlarsın. Böyle insanlar hiçbirşey olmamış gibi ortalıkta at koşturmazlar hiç olmazsa... Yetmez belki ama en azından bir nebze ders almayı başarabilirler.
Orhun'cuğumu ve seni kocaman öpüyorum...
Dertleşmek istediğin anda burdayım bilesin... İyi dinlerim bende merak etme...
Seviyorum sizi ♥
Canım Şebnemcim.Çok teşekkür ederiz. Yazarım ben sana özelden. Ben de sizi seviyorum <3 :)
SilCanim benim yaaa....üzüldüm simdi. Öncelikle Orhun'cuguma büyük gecmis olsun, insallah bu son olur. Hem dertsiz tasasiz insan olur mu hic. Herkes bunu yansitmak istemez sadece, senin gibi. Boyle insanlara hayranim aslinda, hernekadar yansitanlara hic kizmasam da.
YanıtlaSilÖpüyorum seni arkadasim, tekrar gecmis olsun ve cok selamlar
Çok sağol canım Ayşecim. Sen biliyorsun problemi. İnşallah bu operasyondan sonra daha iyi olacak.
SilÖptüm seni.
Çok geçmiş olsun
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim Sevgili Myna.
SilÇok geçmiş olsun Orhun'a. Çocukların sağlık problemleri biz anneleri mahvediyor. İnşallah en kısa zamanda sağlığına kavuşur. Çocuklar mutluysa anneler de mutlu. Huzurlu, sağlıklı, mutlu günlere...
YanıtlaSilÇok haklısınız Esra. Çok teşekkür ederim.
Silçok geçmiş olsun yaa. anladım, uzaktan hep neşeli gözüküyom diyosuuun :)))
YanıtlaSilbi yorumunu gördüm de, audrey hepburn'un anne tarafından ailesi şu anda da halen izmirde ve moda'da yaşıyorlar. ama audrey hakkında konuşmuyorlar. geçen yıl bi öykümde yazmıştım ben de moda'lı audrey'i. hatta, düşünüorum da neden onun hakkında belgesel yapmıyor bizim sinemacılar :)
Teşekkürler deep.
SilO hikayeni ben atlamışım herhalde. Tekrar dönüp baktım hem de paylaşırım diye ama bulamadım. Aradığınız sayfa bu blogda yok diyor.
Çok geçmiş olsun :( Umarım bir an önce iyileşir...
YanıtlaSilÇok çok teşekkür ediyorum, çok naziksiniz. İnşallah!
Sil