Yemin ederim o adam Teoman :)))
Geçtiğimiz pazar günü Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi'nde Teoman konserindeydik. Biletleri aldığım günden itibaren heyecanla bekledim bu konseri.
Çünkü ben Teoman'ın şarkılarını çok seviyorum. Kendisi hakkında pek bilgim yok, ilgilenmedim açıkçası. Fakat şarkılarının ben de yarattığı imaj onun huzursuz bir ruha sahip olduğu yönünde. Hani bazı insanlar farklı bir zekayla gelirler dünyaya, çevrelerinde aynı ayarda insan bulmaları ve dertleşmeleri zor olur, hayatı ve dünyayı anlamlandırma gayretiyle geçer ömürleri, kendi kendilerine düşünür dururlar, başkalarına değil de yalnızca kendilerine zararı olan uyum sorunu yaşarlar, huzursuzdurlar... İşte Teoman'ın şarkılarını dinlerken böyle bir insanla karşı karşıyaymışım gibi hissediyorum. Ve seviyorum böylesi fazlaca akıldan dolayı huzursuz olan insanları. En fenası hem aptal hem huzursuz olmak:) Yani Teoman'ın yalnızlık, anlayamamak, anlaşılamamak, boş veriş yüklü şarkılarını seviyorum.
Aşk şarkılarını da seviyorum. Arka arkaya dizilmiş boş sözlerden oluşmuyorlar çünkü. Hepsi bir hikaye anlatıyor. İlk aklıma gelenler mesela... Aşk Kırıntıları, O,
İki Yabancı, Papatya... Her birini dinlerken hüzünlü bir öykü okuyormuş gibi hissediyorum. İki Yabancı'da erkek "Yazdan kalma bir günden, ya da Çölde Çay filminden, bir sahne var aklımda" diyerek başlıyor ve anlatıyor, arkasından kadın "Yazdan kalma bir günden, ya da Çölde Çay filminden, benim de sahneler aklımda, seninkilerden farklı ama" diyerek devam ediyor ya... Ba-yı-lı-yo-rum. Kadın ve erkek kişisinin ilişkilere -ya da sorunlara- nasıl farklı bakabildiklerini şahane anlatıyor diye düşünüyorum. Diğer bir şarkıda erkek "Yokla ceplerini aşk kırıntıları kalmış olmalı biraz" diyor da, kadın "Aşk kırıntısıyla doymaktansa tek başıma aç kalırım bu hayatta" diye posta koyuyor ya hani, işte ona da bitiyorum:) Barış Manço'nun Kol Düğmeleri'ni, Bora Ayanoğlu'nun O Yaz'ını ve Tanju Okan'ın Kadınım isimli şarkılarını çok ama çok severim. Teoman bu klasikleri de seslendirdiği için ayrıca kalbimi fethediyor.
Konser de şahaneydi. Sadece yeni albümünden okumadı Teoman. Gemiler, Renkli Rüyalar Oteli, İstanbul'da Sonbahar, Aşk Kırıntıları, Bana Öyle Bakma, Bugün, Fahişe, Çoban Yıldızı, Sevdim Seni Bir Kere, Güzel Bir Gün, Senden Önce Senden Sonra gibi eski şarkıları da söyledi. Konserin güzel geçmesinde orkestranın payı yadsınamaz. Çok iyilerdi. Çok iyi şarkılar dinledim, bir çoğu eksik kaldı. Yine olsun yine giderim:) "Ama canlı performansı iyi değil, aslında hiç de karizmatik değil, bir ara yetmez ama evetçiydi" gibi eleştirileri duymak istemiyorum, Teoman şarkıları bana iyi geliyor:)))) Diyorum ve aşırı sevdiğim "O" şarkısıyla sözü bağlıyorum.
|
Çok iyi bildiğim yerden anlatmışsın:))))
YanıtlaSilTeoman benim gözümde Türkiye`deki çok iyi söz yazarlarından biridir. Ortaçgil onun için boşuna "iyi bir şarkıcı olduğunu tam olarak söyleyemeyiz" dememiştir:) Çok fazla hakkında bilmediğini varsayarak yazıyorum. Teoman`dan bu sözler aslında hayatını bilen için çok sürpriz değil. Çok küçük yaşta babasını kaybedip, sadece kadınların onu büyütmesi, ailenin tek çocuğu olması vs. onun ne kadar hassas bir kişilik olduğunun en temeli bence. Tüm albümlerini sindire sindire dinlersen onun tüm ruh halini bulursun, her albümün farklı bir ruhu var. Bunu bilinçli yaptığını söyleyemeyiz. Tüm albümleri içinde en "En Güzel Hikayem" bende başı çeker. Teoman-Ortaçgil konser kayıtlarını mutlaka edin derim. Muhteşemdir! Konserinde az konuşur, hiç konuşmadığına da denk geldim:) Seyirciye gaz vermez, sizi çok seviyorum demez:) Orkestrası değişir genelde, şu son dönemde aynı.
"Evetçi" olmasını da bir yerde Erdal Eren ile açıklamıştı hafızam beni yanıltmıyorsa. İdam edilen Erdal Eren onun akrabasıydı.
Son albümü de edinmelisin. (eğer albüm alıyorsan tabii. Ben alıyorum, hiç alışmadığım şey internetten albüm indirmek) Son albümde sözleri Nejat İşler ait olan bir şarkı da var.
Biliyorsun cidden:) İlgilenmedim derken, bu kadar hayran olmama rağmen fazla takip etmiyorum yaptığını ettiğini, umursamıyorum demek istedim. Mesela Boğaziçi Sosyoloji mezunu olmasının etkisi de hissediliyor şarkı sözlerinde. Yetmez ama evetçiliğinin sebebini de biliyorum ama öyle ya da böyle yaktı o aydınlar bizi diye düşünüyorum. Şimdi "Pişmanım" diye röportajlar veriyorlar biliyorsun.
SilSevdiğim sanatçıların albümlerini alırım muhakkak. Teoman'ınkiler var. İnternetten indirmeye ben de alışık değilim ve üşeniyorum da ayrıca. Benim için de 17 albümü daha özel. Sebebi yok ama. Sebepsiz:) Orhun çok ufaktı o çıktığında, ben yorgun genç anne, rahatlamak için dinlediğim albümlerdendi:)
Nejat İşler'in sözlerini yazdığı şarkıyı da söyledi konserde. Yeni albümden çok az seslendirdi. Adamın o kadar çok şarkısı var ki ne kadar söylese eksik kalıyor.
Ortak bir noktada daha buluştuk Semi:) Yorumun için teşekkürler, öpüyorum seni.
Bazı sanatçılar vardır ki duruşu için sevilir ve saygı duyulur...
YanıtlaSilBazıları da vardır ki yaptıkları işi gerçekten iyi yaptıkları için...
Teomanda onlardan..
Güzel şarkı yapıyor arkadaş kim ne derse desin...
Özel hayatı beni çok ilgilendirmiyor, çok hadsizleşmediği sürece...
Teomanda o sınırı geçmeyenlerden :)
"Tek başıma bu vücutla fırlatıldım bu dünyaya
Aşk da basit, pişmanlık da, hayat hoyrat bu zamanda
Şahin kuşa, kuzgun leşe, ben değil bu dünya fahişe"
Bende burayı severim bu şarkının...
İnce bir zekası oladuğu yadsınamyor bak ;)
Birdahaki sefere birlikte inşallah ;)
Ah o şarkıyı canlı çok güzel söyler. Millet çığlık çığlığa!
SilBir sonrakini ayarlamaya çalışalım Şebo.
canlı izlemedim. severim ben de canlı da iyi diyosun olabilir bak. çok da güzel ifade etmişsin yaaa :)
YanıtlaSilCanlı performansı iyi demedim. İyi değil denmesini kabul etmeyeceğim dedim:) Çok iyi değil çünkü. Ama konserleri genel anlamıyla çok iyi. Hele hayranıysan. İfademi beğendiğine sevindim, sen de huzursuzlardan olabilir misin acaba?
Sil:) bak şimdi. yazını okurken düşündüm bunu. o ilk sölediklerin çok uygun bana. hatta beni anlatıyor gibi. teomanın iki şarkısını biliyorum. paramparça ve istanbulda sonbahar. paramparçanın sözlerini duyduğumda şaşırmıştım. çünkü sanki ben yazmış gibiyim. o diğer şarkı da öyle. galiba düşüncelerimiz yakın. çünkü yazılarımda bu şarkılardaki öz var bende de. başka şarkılarını da orda burda yolda dinledim. yakın evet. onu anlayabiliyorum yani. :) bak ama şöyle bir durum var. ben de uyumsuzum. yani çevreye topluma. ama tedirgin ve huzursuz değilim. kendimle barışığım pek keyifli ve huzurluyum. insanlarla ilişkimi toptan kesmişim ben. iletişim sorunum yok. güleryüzlüyüm. insanlar da sever beni. ama ben kendi seçimimle insanlardan uzak duruyorum. daima yalnızım. teoman yalnız kalmıyo :) ama ayrıksı uyumsuzum ben de. ancak yumuşak huyluyum. sessiz ve kendi halimde yaşıyorum. izliyorum ben dışardan. ama kurallar filan vız gelir bana. öle işte :)
SilAz önce buraya uzun uzun yazdım ve internet gitti, ne yazdığımı da unuttum:))
SilŞimdi şöyle, bana göre işte bu huzursuz bir ruha sahip olmaktır. İlla suratsız ve insanlardan kaçar durumda olmayı gerektirmez. Huysuz değil huzursuz yani:) İçten gelen bir şey. Hem bu dünyaya ait olup hem olamamak gibi. ("Kayıp bir bavul gibiyim hava alanında" :)))) Basit ama durumu özetleyen bir tanım bence) Böyle insanlar farklı olduklarını bilirler ama tabii ki çevreden kopmamak gerekir ve bunun için gayret gösterirler. Ama elde olmaksızın hafif üstten bakarlar. Ki bence haklarıdır. Farklı bir zeka türü bu. Abartılmadığı sürece, çevresine ve kendine hayatı zindan etmediği sürece severim bu insanları. Abartan ve diğer insanlarla az da olsa iletişim kuramayanı da intihar falan eder zaten. Kolay bir durum değil aslında.
onlar bencil, entel (entelektüel değil) ya da şizofren olanlar filan oluyor. üstten bakanlar veya intihar edenler yani. bu dünyaya ait olmadan bu dünyada keyifle yaşanabiliyor yaaa. sanırım paylaşmak önemli olan. zekanı bilgini paylaşamazsan boşuna yaaa :) o tür farklı zekaları ben hiç sevmem. ukala olurlar :)
Silİşte abartmasınlar onu diyorum:)
SilBir de bir şey diyeceğim, sen literatür dışısın deep, bu kadar çok şey söylediği halde kendini bu kadar kamufle edebilen birini görmedim daha önce:)))))
Silhımmm piki :)
SilBenim için Nilüfer'le yaptıkları düetle ölümsüzleşmiştir: "Yok sensiz olmaz. Dayanamam yokluğuna"
YanıtlaSilİlla şaşırtır, illa kalbimize girer. Yani bence öyle. Sevgilerimle.:)