25 Nisan 2024 Perşembe

HANGİMİZ NEMECSEK'İ UNUTTUK Kİ?

  
   Pasztor'lar geldiler, geldiler ve bilyalara bakmaya başladılar. 
Ben dedim ki Kolnay'a: "Bana bak, bunlar bilyalarımıza sulanacak!" 


    İşte bu sahne, o sahne! Nemecsek, Kolnay ve Weisz okuldan çıkmışlar, çantalarını ve kitaplarını bir kenara bırakmışlar, kendilerini bilya oynamanın keyfine kaptırmışlar. Yalnız iki izleyicileri var. Pasztor Kardeşler... Birazdan Nemecsek ve arkadaşlarının bilyalarına el koyacaklar. 
    Hatırladınız değil mi? Ben hiç unutmadım. Hele hele küçük sarışın Nemecsek'i hangimiz unutabildik ki? Geçtiğimiz bayram tatilinde yolumuz Budapeşte'ye uzandığında Pal Sokağı Çocukları'na selam vermek istedim. 
Bu şehre ikinci gelişimdi. İlkinde bu fırsatı yakalayamamıştım. Bu sefer Pal Sokağı'na ve küçük dostlarımıza vakit ayırabildim. Kitabın 100.yaşında Pal Sokağı'nda değil ama hemen karşısına yerleştirilmiş heykellerini gördüm. 
Pal Sokağı'na da gittim. Çocukluk günlerime geri döndüm. Yoksul, kentli çocukların onlar için "Sabahları Amerikan bozkırı, öğleden sonra Macar ovası olan, yağmur yağarken deniz, kış aylarında kuzey kutbu haline gelen, onların çocuk ruhları için sonsuzlukla, özgürlükle, coşkuyla eşanlamlı olan, onları eğlendirmek için kılıktan kılığa giren"* arsalarını, binalar arasına sıkışmış o oyun alanını kaptırmamak için verdikleri mücadeleyi hatırladım. Nemecsek için bir daha doldu gözlerim. 

 

    Kitapta adı geçen civar sokakları da adımladık. Nemecsek'in evinin nerede olabileceğini düşündük. H
avuza girmek zorunda kaldığı botanik bahçesi de bu yakınlardaydı, heykellerin yer aldığı olayın yaşandığı Müze de... 
Ve onların peşinde, aslında çocukluğumuzun izini sürmek muazzamdı. 

    Ferenc Molnar'ın yazdığı, Macar edebiyatının en önemli 3 eserinden biri kabul edilen Pal Sokağı Çocukları, ortak hafızamızda yer alan nesnelerden biri olması nedeniyle önemli. Bugün belki abartılı pedagojik sebeplerle bu tip bir kitap yazılamaz ancak hepimiz biliyoruz ki dostluk ve dayanışma adına örnek bir anlatı. Benim kuşağımın Pal Sokağı Çocukları'nı düşündüğünde aklına gelen duygular ve değerler ortak. Ve bu çok kıymetli. Üstelik tüm dünya ölçeğinde... Heykelleri görmeye gittiğimiz gün ziyaretçi olanlar sadece biz değildik, farklı ülkelerden gelenlerle birlikteydik. Günümüz çocuklarının ve gençlerinin -ne yazık ki- yaşayamayacağı ortaklıkları deneyimlediğimiz için şanslı olduğumuzu düşünüyorum. Şimdinin karmaşası içinde kaybolup giden her şeye üzülüyorum ve Pal Sokağı Çocukları gibi işaretlere sıkı sıkı sarılıyorum. 

    


    * Yapı Kredi Yayınları,Tarık Demirkan çevirisinden
hashtag

12 yorum:

  1. Pal Sokağı Çocukları 'nı bir kaç sene önce okudum, ilginç, o ladar çocuk kitabıö vardır, bunu neden almamışım bilmiyorum. Ne güzel heykeller. Bir daha Budapeşte 'ye gidersek biz de görelim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Geç olsun da güç olmasın:)
      Kocaman öptüm seni...

      Sil
  2. Kutluyorum capcanlı ve zamanları birbirine ekleyen,bu zamana gülümseme getiren bir çalışma; teşekkürler

    YanıtlaSil
  3. Pal Sokağı Çocukları, çocukluğumda okuduğumdan beri en sevdiğim kitaplardandır. En son pandemide yeniden okumuş ve inanılmaz şekilde aynı zevki almıştım.
    Budapeşte'yi görmeyi çok istiyor(d)um, şimdi bu arzuya bir de Pal Sokağı Çocukları'nın yaşammekanlarını görmek merakı eklendi.
    O geziyi uzaktan izlemekle bile imrendim, umarım ayrıntılı bir yazısı yakında gelir Sezerciğim. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Umarım heykelleri görme imkânın olur. Aslında botanik bahçesindeki havuzda da Nemecsek heykeli var ama oraya gidemedik. Gidince orası da aklında olsun:)
      Budapeşte'yi uzun uzun yazmıştım daha önce. 2020 Ekim ayı yazılarında olmalı. O yüzden şimdi yazmam sanırım.
      Çok teşekkürler, kocaman sevgiler...

      Sil
  4. Pal sokağı çocuklarını kaç kere okudum bilmem. İçimde yaşıyorlar hala. eski dostlarımı görmüş gibi oldum:)

    YanıtlaSil
  5. Pal Sokağı Çocukları bir yana diğer tüm kitaplar bir yana benim için:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yanlış hatırlamıyorsam bahsetmiştin de sanırım. Özellikle erkek çocuklarının erkilenmemesi mümkün değil. Bizim Orhun da çok sever, çok söyler:)

      Sil
  6. pal sokağı en sevdiğim çocuk romanıdır. ben de bu heykelleri görmeyi istiyorum çocukluğumdan beri. e gidip göreyim artıkın :) saool yaa hem hatırlattın hem de kendim gitmiş gibi sevindim yaa :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de sevindim o zaman:) Ve mümkün oluyorsa, bu kadar isterken, umarım yolunu Budapeşte'ye düşürürsün.

      Sil

Yorumu olan?