16 Ocak 2016 Cumartesi

BRON / BROEN...

   

    Bu hafta sonu yeni bir diziye başlamak isteyen varsa İsveç-Danimarka ortak yapımı olan Bron/Broen'i ısrarla tavsiye ederim. Özellikle de polisiye-gerilim tarzını sevenler için. Bron ve Broen, biri İsveççce, diğeri Danca "Köprü" anlamına geliyor. Burada söz konusu olan köprü, İsveç'i ve Danimarka'yı birbirine bağlayan Öresund Köprüsü. Dünyanın en büyük sınır ötesi köprüsü konumunda ve 7845 m. uzunluğa sahip. 
Dizide de görüldüğü gibi üzerinden karayolu ulaşımı yapılırken, altından tren geçiyor. 
    Dizimiz işte bu köprünün tam ortasında bir kadın cesedinin bulunmasıyla başlıyor. Olayı doğal olarak her iki ülkenin emniyeti ele alıyor, ortaklaşa bir çalışma başlatılıyor. Ayrıca anlaşılıyor ki cesedin bir yarısı İsveçli, diğer yarısı Danimarkalı bir kadına ait. İsveç adına çalışan polisimiz Saga Noren, Danimarkalı polisimiz ise Martin Rohde. Saga Noren o kadar ilginç bir karakter ki Google'a ismini yazdığınızda çok sayıda hayranı olduğunu göreceksiniz. Saga, duygudan yoksun gibi görünen, işine takıntı derecesinde bağlı, yalan söyleyemeyen, yalan söyleyemediği için bazen hüzünlü bazen komik durumlara sebep olabilen, insanlarla iletişimi zayıf ama tüm bunlara rağmen izleyiciyi etkileyen bir karakter. Martin ise daha vurdumduymaz. İlginç bir ortaklık oluşuyor aralarında. Ondan sonra her iki ülke polisini de parmağında oynatan bir katilin peşinde gelsin olaylar. Burada tabii ki bahsedemeyeceğim ama diyebilirim ki sonuç çok çarpıcı. İlk sezonu bir çırpıda bitirdim. 2.ve 3. sezon var sırada. 
    Klişelerle dolu Amerikan polisiye dizilerinden sonra bu dizi çok farklı ve çok iyi geldi açıkçası. Her şey o kadar doğal ilerliyor ki. Diyaloglar doğal, karakter davranışları doğal. Amerikan dizilerinde çirkin insan yoktur mesela. Daha doğrusu sıradan veya çirkin insanlarının bile belli bir karizması vardır ki bu bana her zaman yapay gelmiştir. Ama bu dizide adam çirkinse hakikaten çirkin:) Turistik amaçla izlediğim kuzey ülkelerinin sıradan insanlarını, arka sokaklarını, sıradan hayatını görmek farklı geldi. İlgiyle izledim. Kuzey ülkelerinin o kış havasına uygun koyu renkleri bile itici gelmedi bana.
    Amerikan klişelerinden uzak dedim ama bu dizi onların da ilgisini çekmiş. Bir de Amerikan versiyonu var. Onun ismi de Köprü. Yani Bridge. Aradaki farkı görebilmek için sadece bir bölümünü izlemeyi düşünüyorum. Konusuyla, karakterleriyle, doğallıyla, heyecanıyla üst seviyelerde gezinen Bron/Broen'i polisiye-gerilim sevenlere tavsiye ediyorum. Beğenirseniz bana haber verin:)













17 yorum:

  1. Uzun zamandır polisiye dizi izlemiyordum, sanki hepsi klasikleşmiş, birbirinin aynısı gibi geliyordu ama Bron/Broen'e şans vermeliyim sanırım :)

    YanıtlaSil
  2. Tavsiyen ilgimi cekti Sezer'cim ve hemen burada da var mi diye gidip baktim ve buldum. Ama burada sadece brtane var, Almanca adiyla Köprü , evet...ama senin izledigin versiyonu mu emin olamadim. Basrollerdeki oyuncularin isimleri Sofia Helin ve Kim Bodnia. Dogru mu? Ben de senin izledigini izlemek istiyorum cünkü:)

    Hazirlayacagim ve esim gelince ona bahsedecegim. O da sever güzel, yabanci dizileri ama uzun zamandir iyi bir dizi bulamamistik izleyecek. (Breaking Bad'in tadi hala damagimizda kaldi cünkü):) Sanirim bu hosuna gidebilir, hemen baslariz belki bu aksam. Tesekkürler:)

    YanıtlaSil
  3. Aynen o:) Bakalım beğenerek misiniz?

    YanıtlaSil
  4. Polisiye romanlarda kuzey ülkeleri fenadır. Özellikle Norveç dilinde yazılıp Almanca bulduğumuz çok sayıda krimi mevcut. Ben değil de eşim çok sever. Bir arkadaşım da dizi manyağı. Onun da dediği kuzeyin polisiye dizilerinin çıtanın çok üstünde olduğu yönünde. Bu yazdığın diziye bakarım, biz severiz kesin:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Coğrafyadan kaynaklanan bir durum herhalde:) Hani mesela Akdeniz ülkelerinin filmleri vs. neşeli olur, aile konulu olur ya, kuzeyin karanlık havası da başarılı polisiye-gerilim yazdırıyor herhalde. Romanlara bazen rastlıyorum da, kuzey dizilerini de bulup izlemek lazım.Siz de seyredin bakalım beğenecek misiniz? İnşallah beğenirsiniz, sorumluluk hissettim şimdi:)

      Sil
  5. Meydan okumamdaki dizi :) Bu kadar çok önerildiğine göre çok sıkı bir dizi olsa gerek.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. A yazdınız mı? Ben kaçırdım herhalde. Bilen iyi biliyor bu diziyi, kesinlikle seyredin.

      Sil
    2. Yorum olarak bana önerildi :)

      Sil
  6. Benim pek böyle bir polisiye dizilerle aram yok ama babam hastası.Ona önerecem :) Keyifli seyirler diliyorum....

    YanıtlaSil
  7. En en en sevdiğim dizi, yine sezon arası verdi maalesef, canım Saga Noren, Lanskrim Malmö:)

    YanıtlaSil
  8. Merak ettim, ilginç bir konu."Adamlar ne dizi yapıyorlar " geyiğini yapmak istiyorum bizim dizileri gördükçe ağlayasım geliyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Biz d yapılan da tutmuyor. Hadi seyirci kalitesi demeyeyim de seyirci tercihi diyeyim. Ama ısrarla vermeleri gerekiyor o ayri. Mesela bir iki yıl önce Ses mi, Sis mi? bir dizi vardı polisiye. Yerli. Bir sezon yayınlandı kalktı. Çok iyi olduğunu duydum. Sonra gazete de gördüm senaryosunu Amerikalılar almış. Ama biz d tutmadı dediğim gibi.

      Sil
  9. 5-6 bölüm izledim ama başroldeki Saga 'nın donukluğu ve ruhsuzluğu dışında ilgi çekici bir şey bulamadım. Yan öyküler karmaşık, karanlık gri İsveç,renksiz, soluk evler-sokaklar.. acayip depresif bir hava..İsveç hayallerim yıkıldı gitti.

    Ben sevmedim özetle.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yine de İsveç hayallerinizden vazgeçmeyen bence:)

      Sil

Yorumu olan?